Reunited Worlds Konusu
Yeo Jin-Goo 19 yaşında gizemli bir kazanın ardından kaybolur.
12 yıl sonra çocukluk arkadaşı şimdi 31 yaşında olan Lee Yeon-Hee'nin karşısına çıkar. Ama bir aksilik vardır kendisi hala 19 yaşındadır. Bu ikili arasında kaçınılmaz bir aşk başlayacaktır.
Gene mi genç çocuk ve ajumma aşkı demeden edemiyor insan değil mi?
Reunited Worlds Oyuncuları
Yeo Jin Goo gerçek hayatta da 19 yaşında ve aslında onu bir çok dizide izlemişiz, küçük ufaklık hallerini. Mesela Miss You'da Yoochun'un çocukluğunu canlandırmış.
 |
| İzleyenler benim gibi aaai bu o çocuk mu demiştir :D |
Lee Yeon-Hee'yi ise efsane Kore filmi "Bir Milyonerin İlk Aşkı" filminden tanımayan yoktur. En son Miss Korea dizisinde izlemiştim.
Aşk üçgeni olmazsa olmaz diyor üçüncü kenar olarak izleyeceğimiz Ahn Jae-Hyeon'u ise en son Cinderella and 4 Knights dizisinde izlemiştim.
Senarist: Lee Hee-Myung
Not: Senaristin yazdığı diğer dizilere baktığımızda inişli çıkışlı bir grafik sergiliyor. Şahane değil, ortalama diziler yazıyor.
Yayın Kanalı: Sbs
Bölüm Sayısı: 40
Her bölüm 35 dakikadan oluşacağı için 20 bölümlük bir diziye denk gelecek.
Yayın Tarihi: 19 Temmuz
Fragman
Bilgiler geldikçe yazıyı güncelleyeceğim.
Facebook Kore Dizileri Sayfamı takip etmek için: https://www.facebook.com/koredizifilmreplikleri1
Blog'umda yazdığım tüm dizi ve filmleri alfabetik olarak sıraladım.
13 Yorumlar
Şahsen genç çocuk ajumma aşkı beni hiç rahatsız etmiyor sanırım yep de bu veledin hayranları çoktan karalar bağlamışlar :D Allah'tan böyle sıkıntılarım yok sadece hemcinsine karşı olan aşkları izlemek ne bileyim bir onlara alışamadım gerçi alışmak gibi bir niyetimde yok neyse :D
YanıtlaSilBu velet gittikçe gözlerimizden kalpler fışkırtacak kıvama geliyor e ajumma yolunda biri olarak artık bende çıtırlarla göynümü hoş etmeye başladım hehe hey gidi on altı yaşında ergenken girdiğim bu camiada ne acuşşilerle dolu haremim yerini çıtırlara bıraktı :D
Neyse velhasılı bu velet yüzünden bakacağım bu diziye zira baş rol hanımefendiden günahım kadar hazzetmem çünkü :P
Kız Nabrut ya Secret dizisine de el atmış bizim yapımcılar senaristler çok müteessirim ya İnşAllah secret dizisine dokunmazlar derken neyse gideyim de depresyona devam edeyim :DD
Bu arada ben D.S.K. <3
öncelikle uzun zamandır yoktun buralarda hoş geldin :)
SilSonrasında Secret'i duymamıştım ben ama kim akıl ettiyse şahane tercih. şöyle ki tüm acıtasyonu ile tam bir türk dizisine uygun bir senaryoya sahip. Ama rezil ederler mi? Şüphesiz :D
Ya rezil edecekler gibi geliyor evladimi :D Çünkü son zamanlarda artik dram konusunda güvenmiyorum bizimkilere yinede bir bakacağım bakalım pek sanmıyorum ama belki pişman olmam
SilD.S.K.
Merhaba, bloğunuzu 2015 yılından beri severek takip ediyorum. Özellikle maneviyata önem veren bir insan olmanız çok güzel bir şey. Konuyla alakası yok ama izninizle bir şey sormak istiyorum. Ben2015- 2016 yılında her gün rüyalarımda maalesef yılanlar görüyordum ama çok şükür ki bu yıl pek böyle rüyalar görmüyorum. Namazı maalesef bırakmıştım inşallah yakında başlayacağım. Acaba bu yüzden mi böyle rüyalar görüyorum diye düşünmüştüm. Rüya tabirlerinede baktım, ama sizin görüşünüzü de çok merak ediyorum, bir de inanamayacaksınız ama bir şey daha başıma geldi, çok eskiden akşamleyin salonda terlikle otururken odama gitmiştim. Terliklerimi çıkarmıştım, uyku tutmayınca tekrar odamdan çıkmak istedim ve karanlıkta terliklerimi giyeyim derken ayağımda bir ıslaklık hissettim ve bir de ne göreyim. İnanması zor biliyorum, gerçekten şaka yapmıyorum ama dışkıya benzeyen kahverengi, siyah koyu bir şey vardı terliğimin tekinde. Annem ve kardeşimi çağırdım, onlar da çok şaşırdılar, kardeşim görür görmez ağladı bile. Terliklerimi çöpe attım ve ayaklarımı yıkadım falan. Okulu bitirip eve geri döndüğümden beri işlerim rast gitmedi, acaba diyorum bana birisi büyü yapmış olabilir mi? Bir de öğretmen olarak atanamadım, hem de çok kilo aldım, hipoglisemi hastalığına yakalandım. Ama en önemlisi namazı bıraktığım için üzgünüm. Bir yerden başlamak istiyorum ama başlayacağım gün moralimi bozacak bir şey oluyor ve moralim bozulduğu zaman odama kapanıp Kore dizileri izleyip depresyondan çıkmaya çalışan bir tipim maalesef ya da başlayacağım gün üstümde ağırlık ve tembellik oluyor. Zaman su gibi akıyor. Nabrut kardeşim, çok uzun oldu anlattıklarım ama bunları anlatacak pek kimsem yok. Bir de terlik olayında insanlar bana inanmaz diye anlatmadım. Ailem zaten terlik olayında çok şaşırdılar. Ben bir de dışarıdan bir insanın düşüncelerini de öğrenmek istedim, hem de sizin gibi iyi kalpli insandan duanızı alırsam ne mutlu bana. Allah sizden razı olsun ve ailenizle, sevdiklerinizle beraber ahiret ve dünya hayatınızda iyilikleri, güzellikleri sizlere nasip eylesin inşallah. Bir de ben insanların arasında çok acı çekiyorum, belli etmesem de. Hep güzel dostluklarım olsun istedim ama olmadı, tabiri caizse çok kazık yedim, o yüzden artık insanlarla konuşmayı bıraktım , yalnızlığa kapandım, bu sefer de asosyallikle, sessizlikle, saflıkla veya çekingenlikle etiketlendim. Bir de babam hala atanamadığım için ve çok kilo aldığım için çok kızıyor, hatta kızmak ne kelime, aşağılıyor bile. Eve gelince odamdan çıkmamaya çalışıyorum artık. Hep sürekli atanda git görevine başla, çok şişman olmuşsun, eski zayıflığına dön falan. Her gün söylemekten bıkmıyor, onunla konuştum ama bir şey değişmedi, bir de ders çalışırken sürekli kötü bir hatıram aklıma geliyor, eskiden dershanede yeni arkadaşlık kurmaya çalıştığım ve iyi davrandığım bir kişi ben yazı yazarken durup dururken '' Aman, sanki atanacaksın, sanki sınavda birinci olacaksın" demişti ve kahkahalarını neredeyse bütün dünya duyacaktı. Ben çok kızacaktım, ama o an gözlerim doldu, boğazım düğümlendi ve bir şey diyemedim. Hala aklımda bu kötü bir hatıra. Tabi ki o seni rakip olarak gördüğü için böyle şeyler yapacak, bütün insanlar böyle diyebilirsiniz. Ama yeni tanıştığım, iyi davrandığım bir insanın bana böyle yapması çok acı vermişti. Onu üzecek, kızdıracak, bana kin tutacak bir şey yapsaydım bu kadar etkilemezdi beni. Dediğim gibi başka şeyler de yaşadım, bu yüzden artık kimseyle konuşmuyorum mümkün olduğunca. Çünkü gerçekten insanlar moral bozmaktan işe yaramıyor benim gözümde. Sessizlik, çekingenlik etiketi verildi üstüme ama sağlık olsun. Çok uzun oldu, neredeyse roman yazmışım. Hakkınızı helal ediniz, keşke herkes sizin gibi olsa. Allah' a emanet olun:)
YanıtlaSilGözlerim dolu dolu okudum. Ne diyeceğimi bilemiyorum
Sil.Bazen insan ağır sınavlar veriyor. Belli ki sen de hayatının o dönemindesin.
Sana çok samimi olarak zamanında kendimde de aynı yönteme başvurduğum için rahatlıkla şunu tavsiye edebilir miyim?
Profesyonel yardım al. Mutlaka ama! Bak yeniden doğmuş gibi olacaksın.
Ne babanın dedikleri umrunda olacak ne de insanların yaptıkları. Çok güçleneceksin. Lütfen bu söylediğimi düşün.
Aslında psikoloğa gitmeyi çok istiyordum ama seans olarak çok para istedikleri için vazgeçmiştim. Allah razı olsun sizden, okuduğunuz ve cevapladığınız için çok teşekkür ederim. Çok iyi bir insansınız, Allah sizi ve ailenizi hep korusun inşallah.
SilPsikoloğa gitmeyi düşündüm ama seans başı çok para istedikleri için vazgeçmiştim. Şimdilik erteledim diyelim. :) Konuyla alakasız ve çok uzun yazmama rağmen beni kırmayıp okuduğunuz ve cevapladığınız için çok çok teşekkür ederim. Gerçekten cevabınız çok iyi geldi, kendimi daha iyi hissediyorum, bu arada yorumu üçüncü kez yazıyorum, ilk ikisinde önizlemeye tıkladığımda kaybolmuştu :) Allah razı olsun sizden ve Allah sizi ve ailenizi, sevdiklerinizi hep korusun inşallah.
YanıtlaSilAllah razı olsun öncelikle. ^^
SilGüzel duaların için bilmukabele diyorum lakin devlet hastanelerinden bu yardımı ücretsiz alabilirsin. 182 AlO randevuyu ararsan sana en yakın devlet hastanesindeki psikologtan randevu alabilirsin.
Bu kore dizilerinin neredeyse tamamına yakınında son 3-4 bölüm mutlaka ajitasyonun dibine vuruyorlar. Bazıları çok eğlenceli başlıyor, "ah ne güzel" der ve diziyi seyretmeye başlarsınız fakat dizi ilerledikçe konu drama dönüşür sonlara doğru da üzüntüden, kederden sizi mahveder ve öylece bırakır.
YanıtlaSilÖyle :)
SilSevgili nabrut hanım çok canan yakın biri değilimdir ama sizi çok sevdim. En cok da çocuksu oalbilmek guzel bence. Bende karamsarlık geçirip yaşımdan çok büyük hissettiğim zamanları hatırladım ustteüstteki yazı ile. Sonra toparladım tabii. Ve hayata hep gulmemiz gerektiğini bazen de kendimizle alay edebilmemiz gerektiğini öğrendim .sizi de bu yüzden çok sevdim
Sil..) ne demiş peygamberimiz seven sevdiğini söylesin
Sizinle uzun uzun sohbet etmek isterdim birgün *) ankarada öğrenciliğimin son günlerini yaşayan biri olarak soyleyim de *)
SilOff ne hoş bir yorum.
SilBeni mutlu ettin.
Son günleri mi :(
Bir kaç hafta yoğunum. Ama umarım Ağustos ortalarında hala buralarda olursun. eğer öyle olursa senden haber bekliyorum görüşelim:)