Lüzumsuz Adam İnceleme Sait Faik Abasıyanık

Sait Faik'in Abasıyanık kitabı hakkında bir kaç söz de ben edeceğim. 😁 *
*Son kısma ekliyorum.

Lüzumsuz Adam Sait Faik'in 14 hikayesinden oluşan yaklaşık 100 sayfalık bir öykü kitabı.

Hikayeler 1950'den önceki İstanbul'un küçük mahallelerinde geçiyor. Genelde büyük şehrin yalnızlığı üzerine kurulan hikayeler de yazar gerçekçi kişi tasvirleriyle sanki çok yakından tanıdığı birilerinden bahsediyor hissi veriyor. Kaldı ki kitabın başındaki ilk birkaç hikayede başka bir isimle kendinden bahsettiğine neredeyse eminim.

Yazarın  alışılagelmişin dışında özgün bir tarzı var ki bu Sait Faik Abasıyanık'ın hikayeciliği adı altında incelenmesi gereken bambaşka bir alan oluşturuyor. Yazarın dilini anlayıp keşfedebilmeniz için kesinlikle berrak bir zihne ihtiyacınız var. Yatmadan önce okunabilecek bir baş ucu kitabından çok, yanına kahvenizi alarak ve koltukta dik durarak okumanız gereken bir yazar.

Şimdi kitabı ve okuduklarımı düşündüğümde yazarın anlattıkları mekanlar ve kişiler sanki seyretmişim gibi gözümde canlanıyor. Yazarın en güçlü tarafı da bu olsa gerek: Seyrediyor gibi okutmak!

Mesela Birahanedeki Adam öyküsündeki adamı yazarın hayalinde şekillendirdiğini sanmıyorum. Gerçekten bir birahaneye gitmiş, hepsini bu adamın karşısına oturup yazmış olduğuna bahse girebilirim.

Mürüvvet öyküsü tam anlamıyla can alıcıydı, karakterler hala gözümün önünde...

Bacakları Olsaydı öyküsü beni ters köşe yaparak dilencilere olan bakış açımı değiştirdi. Daha uzatmak istemiyorum.

Sözün kısası daha önce Sait Faik Abasıyanık ile tanışmadıysanız bu kitap güzel bir başlangıç olabilir.

Sırada ne varmış;

Bu videoyu her izlediğimde tebessüm ettiğim için konusu gelmişken koymadan edemedim.